70’lerde Abdullah Gegiç yönetiminde tamamı üniversite öğrencisi oyuncu topluluğu,
Anadolu’dan çıkan ilk şampiyon olamasa da oligarşiye direnmenin mümkün olduğunu
göstermişti. Yeni yönetim, o yıllara dönmek arzusuyla Ersun Yanal’ın yerine
takımı şampiyonluk görmüş teknik direktöre emanet etti. Tribünlerin coşkusu Ertuğrul
Sağlam tercihini şehrin de benimsediğini gösteriyordu. Ndiaye transferiyle
Alper’in eksikliğini kapatan Sağlam, transfer yapmak yerine, Aytaç, Tarık,
Erkut gibi gençleri takıma kazandırmayı tercih etti. Tarık ve Aytaç’ın
performanslarını milli takım çalıştırıcısı Fatih Terim de ıskalamadı.
Transferin son günlerinde bazı genç oyuncuların yanısıra Jorquera ve Erman’ı da
renklerine katan Eskişehirspor, ligin tehlikeli takımlarından olmuştu. İlk yarı
boyunca oynadıkları oyunla takdir toplayan Es-Es, üçüncü bölgede sorunlar
yaşasa da son hafta yediği 4 gole rağmen ilk yarının en az gol yiyen takımı
olmayı başardı.
Ara transfer döneminde forvet hattına yapılacak takviyelerle yoluna güçlenerek
devam edeceği beklenen Kırmızı Şimşekler’de art arda iki şok yaşandı.
Sözleşmesini uzatmaya yanaşmayan ve başka takımlarla görüşen oyunculardan önce
Tarık sonra Veysel kadro dışı bırakıldı. İki ismin de takımdan ayrılacağına
kesin gözüyle bakılıyor. Artık kadrosunu güçlendirmek Kırmızı Şimşekler için
ikincil durumda. Öncelikli hedefleri iki onbir oyuncusunun yerini doldurmak.
Ancak bu gereksinimin önündeki engel içinde bulundukları borç batağı. Yönetimin
sezon başında anlaştığı bağımsız denetim şirketi, yaptığı inceleme sonucu geçtiğimiz
hafta kulübün 99 Milyon TL borcu olduğunu açıkladı. Ara transfer döneminde
oyuncu bulmanın zorlukları, yabancı oyuncu kısıtlamaları ve kulübün içinde
bulunduğu mali durum bu renklere gönül verenleri transfer konusunda umutsuzluğa
itiyor. Mevcut kadroda sakatlığını atlatan Dede yabancı sınırlamasına rağmen solbek
için alternatif. Daha önce Serol, Diego ve Özgür Çek de bu bölgede denendi. Sağbek
oynayabilecek oyuncular Sezgin ve Akaminko. Ancak Ertuğrul Sağlam göbekteki
Akaminko - Diego uyumunu bozmayı tercih etmeyecektir.
Eskişehirspor, bütün olumsuzluklara rağmen taraftarından aldığı güçle,
Avrupa hedefini iki kulvarda da sonuna kadar kovalayacaktır. Sezonun ilk 17
maçında sonuç ne olursa olsun desteğini esirgemeyen taraftarlarla ilgili tek
eleştiri, hayatını “içinden Porsuk geçen şehirde” kaybeden Ali İsmail Korkmaz’ı
hiç anmamış olmaları. Eskişehir tribünleri kozmopolit yapısı sebebiyle
siyasetten hep uzak kalmıştır ancak insanlıktan asla!
07 Ocak 2014, soL Gazetesi